28 Kasım 2024
  • Ankara1°C
  • İstanbul8°C
  • Bursa6°C
  • Antalya12°C
  • İzmir12°C

14 HASTANEDE 2.2 MİLYAR TL NASIL UÇTU?

Ankara'da 14 hastanede 2.2 milyar TL'lik usulsüz ödeme yapıldı tespit edildi. 36 kutu solüsyon yerine 54 bin kutu, 3 adet grafik çekilmesi gerekirken, 35 bin kez grafik çekildi gösterilmiş.

14 hastanede 2.2 milyar TL nasıl uçtu?

15 Şubat 2009 13:44

Ankara'da 14 hastanede 2.2 milyar TL'lik usulsüz ödeme yapıldı tespit edildi. 36 kutu solüsyon yerine 54 bin kutu, 3 adet grafik çekilmesi gerekirken, 35 bin kez grafik çekildi gösterilmiş.

Sosyal Güvenlik Müfettişleri Derneğince düzenlenen ''6. Sağlık Zirvesi Sağlığın ve Finansmanın Geleceği Genel Sağlık Sigortası Uygulamaları'' konulu sempozyuma katılmak üzere Antalya'ya gelen Sosyal Güvenlik Kurumu Başkan Vekili Fatih Acar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastaların aynı branşta farklı doktor ve hastanelere gitmesinin 10 gün ile sınırlandırılması ve sağlık giderlerinin artması konusunda bilgi verdi.

Hastaların sık sık aynı branşta farklı doktor ve hastanelere gitmesiyle ilgili bazı basın yayın organlarında yer alan olumsuz haberlere son derece üzüldüğünü ifade eden Acar, hiç kimsenin bu konuda tedirgin olmasına gerek olmadığını anlattı.

Acar, şöyle konuştu:

''Kimsenin tedirgin olmasına gerek yok. Bu kural uluslararası, bilimsel kuruluşlar tarafından yapılan araştırmalar sonucunda dünyada gelişmiş ülkelerde de uygulanmaktadır. Amaç asla hastaları belli sınırlamalarda tutarak mağdur etmek değildir. Buradaki amaç, adı üzerinde aynı branşta 10 günlük süre içerisinde gereksiz bir şekilde doktora veya hastaneye gidilmesini önlemek. Zaten gerekli şekilde gidiliyorsa bu ihtiyaçtan gidiliyordur veya kontrol için gidiliyordur. Veya farklı bir branş ya da acil bir durum vardır.

Getirmeye çalıştığımız 2008 yılındaki Sağlık Uygulama Tebliği'ndeki bir düzenlemedir. Burada sağlık hizmet sunucularının teknolojik olarak alt yapılarının uygun olmamaları nedeniyle, bunun 1 Nisan 2009'da uygulanması uygun görülmüştü. Bu tamamen keyfiliği önlemeye dönük bir uygulamadır. Sadece 10 gün sınırlaması değil. Düzenleyici bir kuraldır. Böyle anlamak gerekir. Gereksiz yapılan bir takım tetkiklerin, tahlillerin önlenmesiyle ilgili olarak düzenleyici kurallardır.''

Bu kuralın gelişmiş ülkelerde de uygulandığını belirten Acar, uygulamayı ilk defa kendilerinin getirmediğini, hiç kimsenin mağdur olacağı konusunda tedirginlik yaşamaması gerektiğini vurguladı.

-SUİSTİMALLERLE MÜCADELE-

''Sağlıkta şu kadar prim topladık. Topladığımız prim kadar sağlık harcaması yapalım gibi bir mantık, doğru bir mantık değil'' diyen Acar, sağlık konusunda sosyal devlet olmanın ilkesi gereği devletin bu alana harcama yapmasının doğal olduğunu dile getirdi.

Fatih Acar, 5510 sayılı yasa ile sağlık konusunda getirilen yeni açılımların sağlık giderlerinin artmasında rolü olacağını ifade ederek, şöyle devam etti:

''Bizim getirdiğimiz geniş açılımlarla bütün SSK'lılar, memurlar ve Bağ-Kurlar, devlet hastanelerine, özel hastanelere gitmeye başladı. Eczaneler konusunda ciddi sıkıntılar yaşanıyordu. Hastalarımız tüm serbest eczanelerden rahatlıkla ilaçlarını alabiliyorlar. Bir taraftan da sağlığın finansmanını, sağlığın sürdürülebilirliğini de masaya yatırmamız gereken bir dönem geldi. Bu alanda da çok önemli çalışmalar içindeyiz. Son 6-7 ay içinde yaptığımız çalışmalar çok önemli çalışmalar. Elektronik ortamda suiistimalleri önlemenin çarelerini arıyoruz. Medical Ulak (MEDULA) sağlık harcamalarının daha kontrol edilebilir mekanizmalarını devreye koyduk.''

Bir kadına yılda 9-10 kez doğum yapmış gibi fatura kesilebildiğini anımsatan Acar, şu anda bu ve benzeri olayları yaşamadıklarını kaydetti.

Acar, MEDULA'yı buna uygun hale getirdiklerini, uygun olmayan bir çok şeyin elektronik ortamda yapılmamasını sağladıklarını vurguladı.

MEDULA'daki bilgileri verimli bir şekilde analiz edebilmek için ''Kurumsal Raporlama'' ile değerlendirdiklerini anlatan Acar, şöyle devam etti:

''50'ye yakın rapor alıyoruz. Bunun 22'si sağlıkla ilgili. Yani doktor kaç hasta muayene etmiş, normalde kaç hasta muayene edebilir, hangi ilaçlar ne kadar kullanılmış gibi konular raporlanıyor. Bu aydan itibaren sağlık merkezleri 31 ilde faaliyet gösterecek. 31 ilde kurumsal raporları değerlendirerek sağlık harcamalarındaki sapmaları tespit ederek uygun olmayan harcamaların önüne geçmiş olacağız. Nihai anlamdaki hedefimiz elektronik ortamda denetimi çok büyük oranda gerçekleştirecek altyapıyı kurmaktır. Ama bu altyapıyı kurarken bir taraftan da 31 ildeki ve diğer illerdeki çalışanlarımızı da eğitmek suretiyle, özel sağlık sunucuları başta olmak üzere, diğer sağlık hizmetleri sunucularını yılda en az 3 kez cari denetim yapabileceğimiz bir formatı da 2009 yılı içinde uygulamaya koyacağız.''

-2.2 MİLYAR TL'LİK USULÜNE UYGUN OLMAYAN ÖDEME-

Gelecekte insanlara daha nitelikli ve kaliteli sağlık hizmeti sunmayı, suiistimalleri ortadan kaldırmayı amaçladıklarını anlatan Fatih Acar, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Ankara'da pilot bölgede yapılan denetimlerde çok ilgi çekici olaylarla karşılaştık. 36 kutu solüsyon yerine 54 bin kutu, 3 adet grafik çekilmesi gerekirken, 35 bin kez grafik çekildi gösterilmiş, 220 ölmüş hastaya reçete düzenlenmiş. Buna benzer 30'a yakın suiistimal tespit ettik. Bunun dışında 14 hastanede yaptığımız incelemeler sonucu, bir hastanenin yöneticileri hakkında Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk. Bunlarla ilgili yasal işlemler devam ediyor.

Biz bu kontrolleri yapmakla mükellefiz. Ankara'da 14 hastanede 2.2 milyar TL'lik usulüne uygun olmayan bir ödeme yapıldığını tespit ettik. Ankara'daki denetimlerin benzerlerini tüm illerde devam ettireceğiz.''

Yorumlar
SON DAKİKA