• BIST 9549.89
  • Altın 3005.805
  • Dolar 34.5348
  • Euro 36.0249
  • Ankara 10 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Bursa 22 °C
  • Antalya 14 °C
  • İzmir 19 °C

Sağlık harcamaları, bütçe açığı, tasarruf ve verimlilik

Yaşar Genç

Bugün Akşam Gazetesinden Aslı Işık imzalı bir yazı okudum. Özetle yazıda;

“SGK bütçesinde alarm. Yılsonunda 24,8 milyar TL açık verme planları yapan kurum ilk çeyrekte bütçede sağlık harcamaları yüzünden 21,4 milyar liralık açık verdi.”

Yılsonuna kadar oluşabilecek açığın ve sonuçlarının ne olabileceğini kestirmek zor.

Ülkemizin bütçe açığının üç temel nedeni uzmanların verdiği bilgilere göre;

  • Faiz giderleri,
  • Enerji giderleri,
  • SGK sağlık harcama açıklarından oluşmaktadır.

Bu açığı kapatmak için üç konuda yapılan çalışmalara baktığımızda,

Enerjide yeni yatırımlar için teşvikler, yeni lisanslar ve alternatif üretim çalışmalarını ve enerji tasarrufu amaçlı tedbirleri görmekteyiz (güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi, hes projeleri ve nükleer enerji).

Faizi düşürmek içinde yine istikrarın korunması, sıkı para politikaları uygulanmaktadır.

Bu iki konuda çalışmalar yapılırken süreçte sonuç almak ciddi zaman almaktadır. Bu uygulamaların netice vermesi sadece ilgililerin aldığı tedbirlerle değil birazda dış etkenlere bağlı olarak değişmektedir.

Ancak SGK sağlık harcama açıklarına gelince bunun herhangi bir dış etkenle fazla bir etkileşimi söz konusu değildir. Peki diğer alanlarda, dış etkenlere rağmen, engellemelerle ve uygulama zorluğu ile uğraşırken, sonuç almanın da uzun soluklu olduğu durumlarda bu kadar mücadele ederken, çok daha kolay sonuç alabileceğimiz SGK açıklarıyla gerekli mücadeleyi yapıyormuyuz? Yapıyorsak doğru yerde ve adımlarla mı mücadele yapıyoruz.

İlaç fiyatlarına yönelik yapılan uygulama güzel sonuçlar vermiştir. SGK’nın sut fiyatlarını baskılaması yine bir nebze olsun sonuç vermiştir. Fakat tedbirleri sadece bu alanlarla sınırlamak yeterli olmadığı kanaatindeyim. Tasarruf yaparken birçok yöntem uygulayabilirsiniz. Bu yöntemlerde şu an uygulanan yol sadece ilaçların alış fiyatını ve sut fiyatlarını belirli ölçüde düşürmek veya frenlemekten ibarettir.

Tasarruf kavramına baktığımızda bunun için uygulanabilecek birçok yol ve yöntem vardır. Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi personel giderlerini kontrol etmek ve gereğinden fazla personelin istihdamının önlenmesi, personelin verimli kullanılması için norm kadro dediğimiz bir planlamaya ihtiyaç vardır.

Personel giderlerinin yanında malzeme giderlerinde de tasarruf yapılabilir. Malzemede tasarruf üç şekilde yapılabilir;

  • Alırken tasarruf,
  • Saklarken tasarruf,
  • Harcarken tasarruf. 

Şu ana kadar bunlardan birinci kaleme yönelik tedbirler alındı. Peki, ikinci ve üçüncü yol ile alakalı tedbirlerin alınması neden gecikiyor. Şimdiye kadarki tecrübelerime dayanarak belirtmeliyim ki bu üç yöntemden en fazla tasarruf üçüncü yöntem olan harcarken tasarruf ile mümkündür.

İlaç fiyatlarını düşürmenin yanında stok yönetimi ile gereksiz ürünü depolamadan, zayi olmasını engelleyerek hem stok maliyeti, hem de zayi olmasını engelleyerek saklarken tasarruf yapabiliriz.

Açığın temel nedeni çıkan yazılarda belirtildiğine göre özel sektör olarak gösteriliyor. Ben bu görüşe pek fazla katılmıyorum. Tatbikî özel sektörün payı artıyor buda giderleri artırıyor.

Sağlık harcamalarından dolayı SGK bütçesinde bir açık oluşuyorsa bunun ana nedeni kamudur. Bu iki kesimin rakamlarını ve analizlerimi daha önce sizlerle paylaştım. Hangi tarafın ne kadar verimli olduğuna yönelik istatistikleri yazdım.

Açığı kapatmak için ilk önce yapılması gereken temel çalışmaları özetlersek,

  • İzlenebilir ve raporlanabilir bir yapıda gider yönetim merkezlerinin oluşturulması,
  • Hesap verilebilir bir bütçe hazırlanması, uygulanması ve bunların merkezi olarak birbirleriyle kıyaslanması,
  • Her bir kurumun (sekreterlik bazın da) ülke ortalaması üzerinde olan bütçelerinin ortalamaya çekilmesi ve bütçelerin buna göre kurumlara tahsisi,
  • Kötü uygulamaların engellenmesi ve başarılı uygulamaların tüm sahaya yayılması,

Geçtiğimiz ay SGK ile TÜBİTAK’ın bir kuruluşu olan TÜSSİDE’nin beraber organize ettiği bir çalıştay vardı ve bende bu çalıştaya davetliydim. Çalıştayın konusu İsraf Yönetimi idi. Sağlık Hizmetlerinde İsraf. Nihayet kamu sorunun temel nedenini kavramış ve bu konuda özel hastaneleri günah keçisi yapmanın yanında kendi verdiği hizmetlerde de bir israf olabileceğini anlamış ve bu konuda bir çalışma başlatmıştır.

Çalıştayın sonuçlarının sektöre ciddi fayda sağlayacağı kanaatindeyim. Bu çalıştayın sonuçlarının bir an önce yayınlanması ve uygulamaya konması gerekiyor. Buradaki en önemli safha uygulama safhası olacaktır. Bunun için yöneticilerin israfa ve verimliliğe inanmaları ve bu konuda cesur adımlar atmaları gerekmektedir. Teorinin pratiğe uygulanması en zor kısımdır. Tecrübelerden faydalanmalı ve geç kalınmamalıdır.

Saygılarımla.

 

Yaşar GENÇ
Sağlık Kurumları Yönetim Danışmanı
[email protected]  tel: 0532 351 46 49
Bağlarbaşı Maltepe/İSTANBUL

Bu yazı toplam 10073 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim