Geçtiğimiz birkaç sene Milli Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı anlaşma yapmışlar sınavlara hazırlanan öğrenciler için sene sonu yaptıkları devamsızlık konusunda yardımcı olmuşlardı. Bu sene konu artık içinden çıkılmaz bir hale dönüşmeye başladı. Aile sağlığı merkezini aşan problem adeta her yerde hekimlere yapılan sıkı bir markaja dönüştü. Sokakta, pazarda ve hatta camide bile insanlar çocukları için hekimlerden rapor talep ediyorlar…
Bu durum konuyla irtibatlı hiç kimseyi memnun etmiyor. Aileler, okul da görevli öğretmen ve müdürler, Aile Hekimleri durumdan şikayetçi… Öğretmenler yok yazmamak için öğrencileri hekimlere yönlendiriyorlar. Hekimler hasta olmadıklarını bildikleri öğrencilere rapor vermek istemiyorlar. En nihayetinde bu durum evrakta sahtecilik suçlamasına çanak tutuyor… Bu suça kim ortak? Herkes…
Resmen bugünlerde hekimler kıramadıkları ailelerin çocuklarına sahte rapor vermeyle karşı karşıya bulunuyorlar. Bu durum öğrenciler ve velileri içinde sakıncalı. Hasta raporunu kolayca almaya başlayan bir veli ve öğrenci hayatta kolayca sahte bir belge almanın mümkün olduğunu öğreniyor… Hiçbir vatandaşımız ve öğrenci bu durumu aslında hak etmiyor… Hele hele hekimler hiç hak etmiyorlar…
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in bu konu hakkında okul müdürlerine bir inisiyatif vermediği ifade ediliyor. İşin gerçeği bir bakanın böyle bir konu hakkında devletin diğer bakanıyla bir anlaşma yapması bile ucube duruyor… Fakat en azından sorundan etkilenen milyonlarca insan üzülmeyecek ve sorun kimseyi rahatsız etmeden sonuçlanacak…
Aile Hekimleri bu konudan çok şikayetçiler… İlgili kurumlardan bu konuda çözüm sunan girişimlerde bulunmalarını talep ediyorlar. Ne hekimler sahte rapor vermek zorunda kalsınlar ne de okul müdürleri sınavlar öncesinde öğrencilerin bu talepleri karşısında sıkıntı yaşasınlar… Bir ortak çözüme herkesin acilen ihtiyacı var…
