Organ naklinde neler dönüyor?
“Profesyonel bir sistem yok”
Organ ve Doku Nakli İstanbul Bölge Koordinatörü Dr. Ali Demirel, kadavradan organ nakil prosedürünü anlattı.
Kadavradan nakil için, organ temini süreci nasıl işliyor?Organ Nakil Kanunu’na göre, hastanın beyin ölümünün gerçekleşmesi ve ailesinin onayı ile organları alınabiliyor. Beyin ölümü raporu; anestezi, beyin cerrahı, nöroloji ve kardiyoloji uzmanlarının oluru ile veriliyor. Beyin ölümü; yoğun bakımda yatan, beyin fonksiyonları biten, ama kalbi atan kişilere deniliyor. Beyin ölümü gerçekleşen kişinin üzerinden organ bağış kartı çıksa bile, ülkemizdeki sosyo-kültürel yapı nedeniyle, il sağlık müdürlüğünün hastanelerde görevlendirdiği koordinatör arkadaşımız, aile ile bağış üzerine görüşür. Cevap olumlu ise organları bizim tarafımızdan dağıtılmaya başlanır. “Hayır” denirse organlar alınamaz.
Organların kimlere nakledileceği nasıl belirleniyor?Sağlık Bakanlığı’nda, böbrek nakli için, organ nakil merkezlerinin bildirdiği isimlerden oluşan ulusal bir liste var. Koordinatörlük olarak İstanbul’daki 20 organ nakil merkezine organı bildiriyoruz. Ekibi uygun merkez, böbreklerden birini kendi listesindeki hasta için alır. Diğerini, kayıtlı 15 bin böbrek hastasından birine verilmek üzere Sağlık Bakanlığı’nın ulusal sistemine sunar. Bakanlık, en uygun hastaya; bölgesine, diyalizde geçen süresine, yaşına, doku uyumuna göre puanlama yapar ve o bölgedeki en uygun 5-10 hasta belirlenip, birine nakledilmek üzere gönderilir.
Her hastanede il sağlık müdürlüklerinin atadığı koordinatör var mı?Yönergeye göre, yoğun bakım ünitesi olan hastanelerde olmak zorunda. İstanbul’daki hastanelerde, Sağlık Bakanlığı’nın düzenlediği kurslardan sertifika alan 46 koordinatör var.
Organ Nakli Koordinatörleri Derneği Başkanı, “Yasal altyapı tamamlanmadığı için bu iş profesyonelce yapılamıyor” diyor.
Doğru. Gönüldenlik, yani görevlendirme esasına göre yapılıyor. Ücretli koordinatörlük sistemi yok.
Türkiye’de 55 bin böbrek hastası var. Ama siz Sağlık Bakanlığı’nın ulusal listesinde 15 bin kişinin ismi olduğunu söylediniz. Neden tamamı yok?Diyaliz merkezlerinin bilgi verme zorunluluğu var. Dosyasına ‘bilgi verildi’ diye yazılırsa, bu zorunluluk ortadan kalkmış olur! Bu hastalar diyalize giriyor.
Devlet diyaliz için para veriyor mu?Tüm masraflarını karşılıyor. Bir seans 170 TL. Haftada üç kez giriyor. Artı ilaçları var. Bir kişi beş yıl diyalizde yaşarsa, devlete maliyeti 300 bin TL. Yapay kalp için Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) 297 bin TL ödüyor, ancak en iyisi, en fazla altı ay gidiyor. Ama kadavradan kalp nakli 70 bin TL. Organ nakil merkezleri para kazanmadan bu işi yapmaz. Para almadan çalışan sadece bir grup var: Organ nakil koordinatörleri. Beyin ölümünü tespit edenlere para verilmeli.
ORGANINI VEREBİLİRSİN AMA İLAN ASLA!
18 yıl devlet hastanelerinde doktorluk yaptıktan sonra hukuk fakültesini kazanıp, avukat olan Yıldız Ertuğ Ünder, Organ Nakli Yasası’nı değerlendirdi.
“Türk Ceza Kanunu’nun 91’inci maddesi, parayla organ alışverişini yasaklıyor. 92’nci maddede ise ‘Zorunluluk halinde organını vermişse, ceza verilmeyebilir’ deniliyor. Bu ‘zorunluluk’, sempozyumlarda tartışılan maddelerin başında geliyor. Vericiyi korumak ister gibi görüntü var. Bir anlamda organ ticaretinin yolunu açıyor. Devreye, çıkar ilişkisi giriyor. TCK 95’inci madde ise organ satışına ilişkin ilanları yasaklıyor; bu noktada, savcıların harekete geçmesi lazım. Ama adliyelerde büyük iş yükü var. Bu nedenle, ilanları suç duyurusu kabul edip harekete geçmiyor olabilirler. Yasada satana ‘ceza verilmeyebilir’ derken, ilan verene bir yıl ceza istiyor. Maddeler arasında çelişki var.”